Meme Kanseri – Meme Kanseri Risk Faktörleri | genelcerrahisi.com

Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanserdir ve yine kadınlarda kansere bağlı ölümlerde de maalesef yine birinci sıradadır. Bu iç karartıcı bilgileri, aydınlatmak, duyarlılığı arttırmak için paylaşmak zorunda kalıyoruz.

Kadınlarda yaşam boyu meme kanseri görülme riski %13tür.

Bu kadar sık görülen ve ölümcül olabilen bir hastalık karşısında gerekli önlemleri almalıyız, ERKEN
TEŞHİS HAYAT KURTARIR.

Alabileceğimiz önlemleri iki başlık altında toplayabiliriz.

  1. Kansere neden olabilecek riskleri azaltmak

  2. Meme kanseri taraması için mamografi ve doktor muayenesi yaptırmak

 

Meme kanseri risk faktörlerini  iki grupta inceleyebiliriz

Meme kanseri risk faktörlerine sahip olmak mutlaka kanser olunacağı anlamına gelmez. Risk faktörlerini belirlemek önemlidir. Bu faktörlerden bazılarını değiştirebiliriz, böylece riskimizi azaltmış oluruz. Değiştiremeyeceğimiz risk faktörleri içn de medikal danışmanlık alabiliriz.

Değiştirilebilen risk faktörleri:  Önlemler alarak bu faktör üzerinde etkili olabiliriz.

 

  • Sedanter yaşam bir risk faktörüdür, spor veya  egzersiz yapmayanlarda meme kanseri riski daha fazladır. Haftada 3-5 kez 10.000 adım riski azaltmatadır. Sadece meme kanseri değil diğer kanserler açısından da önemlidir.

  • Fazla kilo, obezite önemli bir risk faktörüdür. Yağ dokusu içindeki hücrelerde östrojen hormonu üretilmektedir, özellikle de menapoz sonrası, bu nedenle fazla kilo, özellikle de bel çevresinde toplandıysa , fazla östrojen demekir, bu da artmış meme kanseri riskine neden olur.

  • Hamilelik öyküsü, hiç doğum yapmamışlarla , ilk doğumunu 30 yaşından sonra yapmış olanlarda risk artmıştır. Ergenlikte meme dokusu oluştuğunda son derece aktif gelişimini tamalamamış hücrelerden oluşur, bu hücreler hormonlara, hormon düzensizliklerine yol açan kimyasallara ve dış etkenlere karşı daha hassastır. Doğumla birlikte süt salgısı başlar ve meme dokusu hücreleri gelişimini tamamlayıp olgun hücre haline gelir.

  • Emzirme öyküsü , en az bir sene emziren kadınlarda meme kanseri riski azalmaktadır.

  • Erken adet görmek- geç menapoza girmek.  12 yaşından önce adet görmeye başlamak ve 55 yaşından sonra menapoza girmek riski arttırır.

  • Hormon replasman tedavisi menapoz sonrası başlanan bir tedavidir östrojen progesteron kombinasyonu veya sadece östrojen kullanılır. Kombine ilaçlar mevcut riski %75 oranında arttrır. Bu sentetik hormonlar vücudumuzda salgılanan hormonlardan çok farklıdır. Bioidentical (vücudumuzdaki hormonlara eşdeğer) hormonlarla yapılan tedavilerle ilgili farklı görüşler vardır.

  • Alkol kullanan kadınlarda risk artar, haftada 3-4  alkollü içki alanlarda mevcut risk %15 kadar artar.

  • Sigara içmek meme kanseri riskini arttırır, hem de tedavi sürecinde iyileşmede gecikmelere neden olabilir.

  • Vitamin D eksikliği . Vitamin D bağışıklık sistemi üzerinde etkilidir, ayrıca normal meme hücrelerinin çoğalmasını da kontrol eden mekanizmada etkilidir.

  • Sağlıksız beslenme.  Kötü beslenme tüm kanserlerin %30-40 kadarında kısmen olumsuz yönde etki eder. Meme kanserini önleyen bir gıda yoktur fakat iyi beslenme ile bağışıklık sistemi  iyi bir hale getirilebilir. İşlenmiş gıdalardan, hormonlu fabrikasyon etlerden, hormonlu sütlerden, katkı maddeli gıdalardan uzak durmak gerekir bu tür sağlıksız gıdalardaki kimyasallar ve hormonlar vücudun toksin yükünü arttırır ve bu toksinler epigenetik etki gösterebilir.

  • Stres bütün kanserler için riski arttıran bir faktördür.

 

Değiştirilemeyen risk faktörleri: Bu risk faktörleri için ilgili hekimlerden medikal danışmanlık almak gerekir.

  • Kadın olmak başlı başına bir risk faktörüdür. Meme kanseri kadınlarda erkeklere göre 100 kat daha fazla görülmektedir.

  • Yaşlanmak: Yaş ilerledikçe meme kanseri riski artmaktadır. Bu artış 40 yaşında başlar, 50 yaşından sonra pik yapar.

  • Yakın akrabalarda meme kanseri olması: Birinci derece akrbalarda (ane-baba-kardeş- çocuk) meme kanseri olması kişinin riskini arttırır.  İkinci derece akrabalardan 2 veya daha fazla kişide meme veya over kanseri olması  yine riski arttırmaktadır.

  • Kalıtsal geçen genetik mutasyon:  Meme kanserlerinin %15 kadarı kalıtımla geçen gen bozukluklarına bağlıdır. Genler  kromozom üzerinde bulunan DNA parçalarıdır, bazen anne veya babadan çocuklarına geçen gen bozuklukları (genetik mutasyo) kanser gelişmesine yol açar. Genetik mutasyonların en bilineni BRCA mutasyonlarıdır. 

  • Daha önceden meme kanseri geçirenlerin yeniden meme kanserine yakalanma riski  4 kat artmıştır.

  • Radyasyon: Bir hastalık nedeniyle meme veya göğüs bölgesine radyoterapi uygulanmış olanlarda meme kanseri riski artar.

  • Memede daha önceden riskli dokuların saptanmış olması:   Daha önceki biopsilerde bazı dokuların (atipik duktal hiperplazi , lobuler karsinoma insitu gibi) saptanmış olması meme kanseri riskini arttırır, bu dokular çıkarılmış olsa bile.

  • Irk ve etnik gruplar: Meme kanseri beyaz ırkta daha sık görülür, ama siyah ırkta da daha ağır seyreder.

  • Dens (yoğun) meme yapısı olanlarda meme kanseri daha sıktır.


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Başa dön tuşu