Fıtık
Karın duvarında oluşan yırtık ve bu yırtıktan karın içi organların karın duvarından cilt altına doğru çıkmasıdır. Ülkemizde her yıl 80.000 kişi karın duvarı fıtıkları sebebiyle ameliyat edilmektedir. Bu hastalık için en önemli sorun hastalığın tekrarlamasıdır. Bu durumun önlenmesi için gereken en önemli basamak ise hasta için en uygun operasyon seçeneğidir.
FİBROADENOM
Memenin en sık görülen iyi huylu tümörüdür. Fibroadenom iyi sınırlı, Hareketli, ağrısız kitlelerdir.
Çoğu zaman radyolojik görüntüsü tanı koymak için yeterlidir. Radyolojik ya da klinik şüphe
halinde iğne biyopsisi ya da cerrahi biyopsi ile tanı konur. Hastanın yakın akrabalarında kanser
varsa, fibroadenom boyutları büyükse, takipte büyüme ya da şekil değişikliği saptanmışsa,
memede estetik kusur oluşturan deformiteye neden oluyorsa ve hasta, takip etmek istemiyorsa
cerrahi olarak çıkartılır. Bunun dışında, biyopsiye gerek görülmeyen vakalarda 3 6 ay ara ile en
az 2 yıl ultrasonografi ile kitlenin takip edilmesi, takipte büyüme ya da şekil değişikliği saptanması
halinde cerrahi olarak çıkartılması önerilir.
Mastit
Genellikle emziren kadınlarda görülür. Memede kızarıklık, şişlik, sıcaklık ile karakterizedir. En sık
etken S. Aureus’tur. Emzirmenin kesilmesine gerek yoktur. Çoğu zaman tedaviye iyi yanıt verilir. Eğer abseleşme söz konusu olursa cerrahi drenaj yapılması gereklidir.
Memede Kanser Taraması
20 yaşından itibaren her kadın ayda bir kez kendi kendine meme muayenesi yapmalıdır. Bu
yaştan itibaren 2-3 yılda bir doktor muayenesi olmalıdır. Doktor muayenesi 40 yaşından sonra
yılda bir yapılmalıdır. Meme dokusunun yoğun olduğu, ortalama 40 yaş altında mamografinin değerlendirme başarısı azaldığı için, ailede meme kanseri öyküsü olan veya yüksek riskli gruptaki genç ve yoğun meme yapısı olan kişilerde manyetik rezonans görüntüleme (MRI) kullanılabilir.
Risk faktörü olmayan kadınlarda mamografi taramasına 40 yaşında başlanır, senede bir
uygulanır. Klinik ya da radyolojik gereklilik halinde mamografiye diğer radyolojik tetkikler
eklenebilir. Öncesinde mukayese amaçlı bazal mamografi çekilebilir. Senede bir kez mamografi
çekilmesi ile alınan radyasyon oranı düşüktür. Meme kanseri riski yaşla arttığı için kişi tarama
merkezine gelebildiği sürece taramaya devam edilmesi önerilmektedir.
İntraduktal papillom
İntraduktal papillom memedeki süt kanalları içinde oluşan ve çoğu zaman meme başından kanlı
akıntı ile karakterize lezyonlardır. Genellikle iyi huyludur, ancak memede özellikle çevresel
yerleşimli ve çok sayıda olanlarda eşlik eden kötü huylu lezyonlar olabilir. Klinik/radyolojik şüphe
halinde ve meme başı kanamaları can sıkıcı bir hal aldığında cerrahi olarak çıkartılmalıdır.
Tiroid Bezi
Tiroid bezi soluk borusunun önünde, adem elması olarak adlandırılan kıkırdağın altında yerleşir.
Ağırlığı ortalama 20 gr. olup kadınlarda ve gebelerde daha büyük ve ağırdır. Şekli kelebeğe
benzer. Sağ ve sol lobdan oluşur. İki lobu birbirine bağlayan yapıya istmus denir Tiroid bezinde
tiroid hormonları (T3 ve T4 ) ve kalsitonin üretilir. Tiroid hormonları vücuttaki hemen bütün sistemleri etkiler, anne karnındaki bebeğin beyin ve iskelet gelişimi için önemlidir. Oksijen tüketimini, metabolizma hızını ve ısı üretimini artırır. Kalp atım hızını ve kalpten vücuda pompalanan kan miktarını artırır. Sindirim sistemi motilitesini artırır. Kemik ve protein döngüsünü artırır. Karaciğerde besin yıkım yapımı üzerinde etkilidir.
Guatr
Tiroid bezinin herhangi bir nedenle büyümesine guatr denir. Guatrlar tek veya çok nodül olabilir.
Guatrların en sık sebebi yetersiz tiroid hormon sentezidir ve ülkemizde en çok iyot eksikliğine
bağlıdır. Ailesel nedenler, endemik nedenler (iyot eksikliği), tiroiditlere bağlı , ilaçlara bağlı,
tümörlere bağlı v.b. nedenlerle gelişebilir. En sık rastlanan belirti boyunda şişliktir. Tiroid
fonksiyon testleri çoğunlukla normaldir. Multinodüler guatrların % 5-10’unda karsinom gelişme
riski olduğundan, büyüyen ağrılı nodülü olan hastalarda ince iğne aspirasyon biopsisi (İİAB)
önerilir. Bası semptomlarının olması(ses kısıklığı, nefes darlığı, yutma güçlüğü gibi), tiroksin
tedavisine rağmen büyüme, göğüs kafesi içine doğru büyüme, kanser veya kanser şüphesi
olması vb. durumlarda cerrahi önerilir.
Tiroid nodülleri
Tiroid nodüllerinin çoğu iyi huyludur ve sık karşılaşılırlar. Yaş arttıkça görülme sıklığı artmaktadır.
Kadınlarda daha sık görülmektedirler. Hastanın tedavisini belirlemede öyküsü, klinik bulguları,
fizik muayene, görüntüleme ve tanı yöntemleri önemlidir. Hastanın fizik muayenesinde tek, sert,
yüzeyi düzensiz ve soluk borusuna ve çevre kaslara fikse( yapışık) nodüllerin kanser olma
olasılığı daha fazladır. Ultrasonografi tiroid nodüllerinin saptanmasında, boyutunun belirlenmesinde, kistik solid nodüllerin ayırımında, komşu lenf nodlarının büyümesinin belirlenmesinde ve ince iğne aspirasyon biopsisi ile iyi huylu nodül tanısı konmuş lezyonların boyutunun takibinde faydalıdır. Nodüllerin boyutu büyüme hızları yapılan biyopsinin sonuçları ameliyat kararı vermede belirleyici sebeplerdir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.