Obezite cerrahisi, ülkemizde son 10 yılda yaygınlaşan cerrahi uygulamalar arasında yer almaktadır. Günümüzde obezite sorununun sağlıklı ve dengeli beslenme, diyetisyen desteği ile çözülemediği ve hastanın mevcut durumunda kilo vermeyi engelleyici herhangi bir kronik hastalığa sahip olmadığı (tiroid sorunları vb.) durumlarda hekimin önerdiği cerrahi metodlar ve hastanın uygunluk bildirmesi ile obezite cerrahisi yöntemleri uygulanmaktadır.
Obezite cerrahisi öncesi obeziteyi tanıyalım ve ülkemizdeki durumu gözlemleyelim.
Obezite cerrahisi konusunda bilgi paylaşımı yapmadan önce obezitenin tanıtılması ve anlanması çok önemli bir konudur. Dünya Sağlık Örgütünün 2012 yılında revize ettiği tanıma göre obezite, sağlığı bozacak şekilde vücutta oluşan aşırı yağ depolarına bağlı oluşan hastalık durumu olarak tanımlanmıştır. Obezite, çoğu toplumda genel bir sağlık sorunudur ve günümüzde tüm dünyada gözlemlenen, küresel epidemik hastalık durumudur.
Türkiye’de son dönemde obezitenin durumuna ve obeziteye sahip bireylere göz atıldığında, oranlar gelişmiş batı ülkelerinin oransal olarak altında kalmamaktadır. Son dönemde 25 bin kişi katılarak yapılan bir araştırmaya göre ülkemizde kadınların %30’unda, erkeklerin %13’ü obezite hastalığına sahiptir.
Obezite cerrahisi öncesi hastanın durumunun analiz edilmesi çok önemlidir.
Obeziteye sahip olan hastaların, obezite cerrahisi öncesi durumlarının incelenmesi, tıbbi öykülerinin alınması çok önemlidir. Obezite ameliyatı öncesinde düşünelecek tedavi planında diyetisyen danışmanlığı ve obezitenin altında yatan ikincil bir hastalık varlığının olup olmadığı önemlidir.
Obezite hastalarının genel durumu
Obezite günümüzde dünyamızda olduğu gibi ülkemizde de pek çok bireyi etkileyen bir hastalıktır. Obez bireylerin bir kısmı hastalığına yeterli önemi vermediği gözlemlenmektedir. Bazı hastalar obeziteyi bir hastalık dahi görmemektedirler. Halbuki obezite, tahmini yaşam süresini azaltan, önlenebilir ölüm sebepleri arasında önemli hastalıklardan biridir. Hastaların mevcut durumlarının açıklanması, hastalığın kabul edilmesi, tedavi süreçlerinin başlanması gerekirse obezite cerrahisi yöntemleri olan obezite ameliyatı uygulanabilmektedir.
Obezite ameliyatlarının pek çoğu günümüzde kapalı ameliyat olarak yapılıyor.
Obezite ameliyatları farklı farklı uygulamalar halinde gerçekleştirilmektedir. Bu uygulamaların büyük bir çoğu, artık açık ameliyatlar yerine kapalı sistem olarak tanımlanan laparoskopik ameliyatlar olarak bilinmektedir. Bu da hastanın ameliyat sonrasında iyileşme zamanının azalması, ameliyat sonrası oluşacak ağrının azalması, ameliyatta daha ufak kesilerle ameliyatın gerçekleştirilmesi gibi faydalara neden olmaktadır.
Obezite ameliyatı ve obezite cerrahisi riskli yöntemler midir?
Obezite ameliyatı ve obezite cerrahisinin her ameliyatta olduğu gibi çeşitli riskleri bulunmaktadır. Ancak yararları ve zararları terazide iki ayrı kefeye konulduğunda, hastanın yaşam kalitesinin artırılması, sosyalleşme açısından daha iyi hissetmesi vb. pek çok konu yüzünden obezite cerrahisi tercih edilmektedir.
Obezite ameliyatı süreçleri ile ilgili olarak, doktorunun tavsiyelerine harfiyen uymanız, beslenmenize ameliyat sonrasında dikkat etmeniz, doktor kontrollerinize önem vermeniz halinde sağlıklı kilolarınıza ulaşmanız daha kolay gerçekleşebilmektedir. Bu durum için ameliyat sonrasında, yeme ve içme alışkanlıklarının değiştirmeniz önemlidir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.