Alfa Kuşağı ve Teknoloji Bağımlılığı

Teknolojik gelişmelerin haberlerimizde bugünkü kadar yer almadığı vakitlerde kuşaklar; tarihi hadiselere göre isimlendirilirken, yaşadığımız devirde artık teknolojilerimizde oluşan varyasyonlara göre, insanların teknolojiyi kullanma, tüketme şekillerine göre adlandırılmaktadır (Kuyucu, 2017: 846).

Çoğunluğunu “Y Kuşağı”nın çocukları ve ailelerinin en küçük çocukları olan “Alfa Kuşağı”, bilgisayar destekli sistemleri ortalama 2 yaşında kullanmaya başlamaktadır. Bu nesil çocuklar çoğu teknolojik cihazı ilkokula başladıklarında kullanmayı öğrenmekte ve 8 yaşına gelmeden en az bir kez internete erişmiş olmaktadırlar (Oblinger, 2004).

Hayatın birçok alanında ekrana sahip olan ve üç boyutlu ekranlarla büyüyen bu neslin beyin yapısı diğer nesillerden farklıdır. Dolayısıyla bu neslin yapay zeka ile arkadaşlık kurması, bu ortamlarda oyun oynayarak dostluklar kurması normaldir(Januariyansah ve Rohmantoro 2018).

Oyunlar çocukların üzüntü, kaygı ve sevinçlerini ifade etme aracıdır; hayal dünyası ile gerçek dünya arasındaki bağlantıyı daha anlamlı hale getiren oyunlarda çocuk, bilinmeyenlerle dolu bir ortam yaşar; oyunların süzgecinden geçerek dünyayı daha iyi anlamaktadır. Hayat ve kendisi hakkında bilgi edinebilmektedir. Bu özelliğiyle oyunlar önemli bir iletişim ortamı haline gelmektedir. Dijital etkileşimli araçlar tüketicilere sayısız yeni deneyim ve iletişim fırsatı sunmaktadır (Kepenek,2020)

Dijital oyunlar, dijital teknolojideki devrim niteliğindeki değişimlerle birlikte ekonomik güç kazanmış ve kültür endüstrisinin en değerli metalarından biri haline gelmiştir. Okul öncesi eğitim ortamlarında kullanılan teknoloji, özellikle bilgisayar destekli programlar için kodlama, eşleştirme, renk, sayı kavramları vb. Bu neslin çocukların gelişimine fayda sağlayacağına inanılmaktadır. Ve çocuk da teknolojiyi, bilinçli öğretmen kontrolünde kullanmayı öğrenebilmektedir. Ama ailenin çocuğa karşı, teknolojiye bakış açısı da büyük bir önem taşımaktadır. Davranışsal tutum araştırmalarında özellikle anne tutumunun çocuk gelişimindeki önemi vurgulanmıştır. Annenin cinsiyet rolü nedeniyle çocuğuyla vakit geçirirken başta kişisel bakım ihtiyaçları olmak üzere ihtiyaçlarının karşılanmasına katkısı daha fazladır. Annelerin çocuklarının teknoloji kullanımına yönelik tutumları çok önemlidir. Çocuğun uslu durması için , söz dinlemesi, yemek yemesi vb. nedenlerle çocuğu teknolojiye yöneltmek zararlı tutumlar arasında yer almaktadır (Yavuzer, 2011).

Aşırı ekran başında kalmanın fiziksel etkileri arasında yetersiz uyku, yüksek tansiyon, obezite, düşük HDL kolesterol, sempatik uyarılma, kortizol düzensizliği ve insülin direnci gibi kardiyovasküler hastalık risk faktörleri yer almaktadır; psikolojik etkileri ise uyku ile ilişkilidir. Dijital cihazlar ve cep telefonu bağımlılığına bağlı depresyon ilişkilidir. Çocukluk döneminde yoğun bilgisayar kullanımı, çocukları tekrarlayan stres yaralanmaları, görsel yorgunluk, obezite ve hareketsiz yaşamın diğer sağlık sonuçları açısından risk altına sokabilir (Ubelacker, 1998). DEHB ve ilgili davranışlar, dopamin ve ödül sistemlerini harekete geçiren yoğun ve hızlı ekran içeriği, uyku sorunları ve genel ekran süresi ile ilişkilidir (Lissak,2018).

Güvensiz koşullar nedeniyle evde kalmaya zorlanan, bir kısmı apartmanlarda yaşayan Alfa Kuşağı, doğadan ve teknolojik oyuncaklardan uzak büyümektedir. Apartmanlardan daha güvenli yerlerde yaşayan ailelerin çocukları, yaşıtlarıyla dışarı çıkıp oyun oynama olanağına sahipken, bu onların ilk tercihi gibi görünmemektedir. Alfa Kuşağının ekran bağımlılığını önlemek ve sosyal bireyler olmalarını sağlamak için ders dışı zamanlarını bilgisayar başında geçiren çocukların teknolojik cihazlar dışında birlikte yapılabilecek aktivitelerden kaçınması ve dışarıda birlikte yapılabilecek aktivitelerin arttırılması gerekmektedir. Teknolojik cihazlardan. Anne-babalar, erken yaşta rahatlık için çocuklarının önüne ekran koymak yerine, çocuğunun esnekliğini artıran, vücudunu harekete geçiren, enerjisini serbest bırakan oyunları tercih etmelidir. (Güzel,2021)

Damla Kankaya Sunteroğlu


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Başa dön tuşu