Ergenlik Dönemi

Depresyon kişinin 2 hafta süre ile kendisini sürekli mutsuz hissetmesi, değersiz çökkün hissetmesi, hoşlandığı etkinliklere karşı ilgisinin kaybolması, genel olarak yaşamdan zevk alamaması durumudur. Ergenler %3 ile 9 arasında depresyon yaşamaktadırlar ve bu oran kızlarda erkeklerin ikiş katıdır.

Eğer ergen birisi huzursuz ve gergin görünüyorsa, çok mutsuzum, hayat boş ve sıkıcı diyorsa sinirlilik hali söz konusu ise ufak problemlerde bile öfke patlamaları oluyorsa, kurallara dfaha az uymaya başlamışsa, sık sık halsizlikten, baş ağrılarından karın ağrılarından yakınıyorsa, özgüvende azalma ve kendini değersiz hissetmesi varsa,, uyku problemleri yaşıyorsa, dikkatini toplamakta zorlanıyor ve kendini izole ediyorsa, okul başarısı düşmeye başlamışsa, arkadaşları ile ilişkileri bozulmaya başlamışsa, kaçıp gideceğim uzaklaşacağım buralardan diyorsa ergenlik dönemi depresyonuna dikkat etmek gerekir ve profesyonel yardım almak gerekir. Depresyon genellikle içinde intihar riskini de barındıran bir psikolojik sorundur.

Ergenlik dönemi uyum sorunlarının had safhada olduğu insanın yaşam seyri içindeki en zor dönemdir diyebiliriz. Anne babanın yanlış yaklaşımları, çevrenin yanlık yaklaşımları bu dönemde sorunları büyütebilir. Ergen birisi yetişkinlik ile çocukluk arasında gidip gelmektedir. Yetişkin olduğunu test etme kanıtlama davranışları oldukça yüksektir ve bu davranışlar bazen sorunları beraberinde getiriyor olabilir. Ergenlik dönemi aynı zamanda isyan dönemidir ve otoriteye başkaldırı dönemidir. Artık kararda ben de varım, benim de fikirlerim var ve ben artık farklıyım mesajı iletmektedir. Dış dünyanın dış çevrenin yaklaşımlarına bazen anlam verememekte bazen öfkelenmektedir. Mevcut kuralları adeta değiştirme hareketi içinde bazen kendisini bulabilir. Önemli olayları küçümseyebilir veya sıradan basit meseleleri büyütebilir. Kendini bu dünyada yeniden konumlandırma ve bu konumlandırma ile kabul görme mücadelelesi içindedir.

Anne babaların yapması gereken onlarla tartışma zıtlaşma yerine onları anlamaya çalışmaktır. Çünkü zaman zaman duygularını denetleme güçlüğü yaşayabilirler. Söylenene değil ne demek istediğine nasıl sorunlar yaşamakta olduğuna bakmak gerekir. Bunu çoğunlukla doğru ifade etmeyebilir veya doğru davranmayabilir.

Anne babalarda işine geldiğinde sen çocuksun deyip öyle davranmakta işine geldiğinde de sen artık kocaman adam oldun, ya da kocaman kız oldun böyle davranılır mı diye tutarsız yaklaşımlar içinde olabilirler. Bu tutarsız yaklaşım ergenin gözünden kaçmaz. Sürekli aile içinde olan çocuklar ergenlik döneminde artık bağımsız olmayı istemekte ve arkadaşları ile daha fazla vakit geçirmek istemektedşrler. Anne babayı kahraman yapan o çocuklar artık sürekli anne babayı eleştirip beğenmemektedirler. Öğütler doğrultusunda hareket eden o çocuklar artık kendi fikirlerini dayatmakta ve o yönde ilerlemek istemektediler. Bu değişiklik aslında çoğu zaman anne babayı şaşırtmakta hatta tedirgin etmektedir. Ne yapacağını şaşıran anne baba ergen ile nasıl diyalog nasıl iletişim kanalı kuracağını çoğunlukla şaşırmaktadırlar. Adeta bazen ayrı gezegenlerde gelen insanların aynı ortamda yaşaması gibi bir durum oluşabilir.

Ergenin temel hedefi anne baba ile yetişkinler ile güç savaşıdır. Engellenme onlarda aşırı öfkeye sebep olabilir ve çoğunun engellenme eşiği düşüktür. Çünkü yaşamı deneyimleyip öğrenmeye, yaşam karşısındaki güçlükler karşısında direncini arttırmaya çabalamaktadır.

Anne babanın en büyük hatası ben bilirim bu böyledir sen bilmiyorsun yaklaşımıdır. Bu durum ergenin çatışmaya girişmesi anlamına gelmektedir. Anne babanın mesleki rollerinden sıyrılıp birey olarak iletişim kurması önemlidir. Kuralları sabote etmesi anne babaya bir başkaldırı gibi algılansa da aslında hep öyle değildir. Ergen kendince yeni kurallar dizisi geliştirmekte ve deneyimlemektedir. Onun derdi kendini ortaya koyup kabul görmedir.

Ebeveynlerin sürekli yanlışlarını bulup yüzlerine vurması, yanlışlara vurgu yapması bir öğretim yöntemi değil ergenin geliştirmeye çalıştığı benlik durumunu zayıflatmaya yol açar. Sürekli utandırılan, eleştirilen ergen ya hırçınlaşır ya da içine kapanır.

Ergen bir çok rolü yaşamda yeni yeni deneyimlemektedir ve hata yapma olasılığı yüksek olacaktır. Zamanla kendisine bir rol bir yaklaşım modeli seçecek ve kendini bulma yolunda adımlar atacaktır. Bunun sekteye uğraması ya bağımlı bir birey olmasına, ya çekingen bir kişi olmasına ya hırçın saldırgan kuralları ihlal eden birisi olmasına yol açacaktır. Ya kendini aşırı seven üstün gören olmaya doğru ya da kendini değersiz önemsiz görmeye ve yaşamda sürekli kabul aramaya girişecektir.

Ebeveyn yaklamımları bunların gidişinde son derece etkili olacaktır. Bir yandan vücut hızlı gelişmekte ve ruhsal olarak bu gelişmeye uyum sağlayamamaktadır. Henüz kendi bedeni ile uyumlu ve barışık olamamıştır. Bir yandan toplum beklentileri ve yetişkinlerin beklentileri değişiklik göstermektedir ve bun uyum sorunu yaşamaktadır.

Bir yandan eğitim hayatında başarılı olmaya ve gelecek kaygıları ile gelecek korkuları ile boğuşmaktadır. Bir gruba ait olma ihtiyacı, o grupta kabul ve değerli olma ihtiyacı had safhadadır. Teknolojik gelişmeler, değerlerdeki gelişmeler ve yaşam biçimi değişiklikleri ise ergen ile ailesi arasındaki mesafeyi fazlaca açmış durumdadır. Aileler ergene anlam verememekte ve çoğu zaman kopuk dünyalarda yaşar hissi uyandırmaktadır.

Kendi çarpıtılmış algıları yüksek olan, yaşam stratejileri açısından yaşamda bir çok sorunla boğuşan, kendisini mutsuz hisseden ve tonlarca problemini yıllarca çözemeyen aileler çoğunlukla ergenden kusursuz olmasını beklemekte ve sabırları az olmaktadır.

Ergenle güç savaşına girerseniz kaybeden siz olursunuz. Sürekli öğüt verirseniz geçmiş çağda yaşayan siz olursunuz. Onu dizginlemeye çalışıp sert tedbirlerle kuralları uygulamaya kalkarsanız onun isyanı karşısında çaresiz kalan siz olursunuz.

Daha fazla ssevgi, daha fazla anlayış, daha fazla duygu ifadesi, daha fazla kabul çoğu sorunu çözmede etkili olacaktır. Öncelikler bir ergenle uğraşmanın zorluğunu kabul ediniz ve kendinizi çoğu zaman çaresiz kalmış hissedebilirsiniz. Unutmayın ki bu hissi yaşayan sadece siz değilsiniz. Bu dönem geçecek ve bu dönemi idare etmek için yeni şeyler öğrenmeniz yeni stratejiler geliştirmeniz gerekecektir. Ergenle savaşmak yerine onunla dans etmeyi öğrenmeniz gerekecektir. Bu dans ise ılımlı stratejilerden oluşmalı sert tedbirlerden uzaklaşmalısınız. Baş edemediğiniz durumlarda profesyonel yardım almaktan çekinmeyiniz. Dışarıyı ,dış dünyayı risklerden örülmüş bir alan ve ergeni de bu risklerden korumak istiyorsunuz ama bazen yapılan yanlış yaklaşımlar ergeni daha fazla bu risklere yönlendirebilir. Onu daha fazla dinleyiniz hem de yargılamadan dinleyiniz. Dahafazla anlmaya çalışınız.

Aile içinde yaşnmakta olan sorunlardan etkilenmemesini bekleyemezsiniz. Var olan yaşamakta olduğunuz sorunların aile içindeki bir parçasınında ergen olduğunu unutmayınız.


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Başa dön tuşu