Yeni bir çalışma, günlük tuz alımını sadece bir çay kaşığı azaltmanın kan basıncını düşürmede önemli bir etkiye sahip olabileceğini ve yaygın hipertansiyon ilaçlarının etkilerine rakip olabileceğini öne sürüyor
MEDİMAGAZİN – Araştırmacılar, günlük diyetten sadece bir çay kaşığı tuzu kesmenin, kan basıncını düşürmede yaygın olarak reçete edilen hipertansiyon ilaçları kadar etkili olabileceğini keşfettiler.
Northwestern Üniversitesi Feinberg Tıp Fakültesi’nden Profesör Norrina Allen tarafından yürütülen çalışma, yüksek tansiyon teşhisi konmamış bireylerin bile en yüksek tansiyon değerlerinde önemli bir düşüş yaşayabileceğini ortaya koyuyor.
Kan basıncında düşüş kaydedildi
Çalışmaya yaşları 50 ila 75 arasında değişen, normal tansiyona sahip, tedavi edilmemiş hipertansiyonu olan ve halihazırda tansiyonlarını ilaçlarla kontrol altında tutan bireylerden oluşan 213 katılımcı katıldı. Deneme süresince katılımcılar yüksek sodyumlu ve düşük sodyumlu diyetler arasında gidip gelmişler, ikinci diyette günde 500 miligram tuzun ultra düşük düzeyde alınması hedeflendi.
Sonuçlar, düşük sodyumlu haftada kan basıncında hızlı ve kayda değer bir düşüş olduğunu ve yüksek sodyumlu haftaya kıyasla 8 milimetrelik bir cıva düşüşü yaşandığını gösterdi. Profesör Allen bu bulguların önemini vurgulayarak şunları söyledi: “Normal diyetleriyle karşılaştırıldığında, insanlar kan basınçlarını yaklaşık 6 milimetre cıva azalttı, bu da birinci basamak bir tansiyon ilacı için göreceğiniz etkiyle hemen hemen aynı.”
Çalışmada ayrıca halihazırda tansiyon ilacı kullanan bireylerin sodyum alımını sınırlandırarak tedavilerinin etkinliğini daha da artırabilecekleri vurgulandı. İlaç kullanımından bağımsız olarak, araştırma, bireylerin %70 ila %75’inin daha düşük sodyumlu bir diyet benimseyerek kan basıncında bir düşüş yaşayabileceğini gösterdi.
Dünyada her 3 yetişkinden 1’ini etkiliyor
Genellikle “sessiz katil” olarak adlandırılan yüksek tansiyon, dünya genelinde her 3 yetişkinden 1’ini etkilemekte ve kalp krizi, kalp yetmezliği, böbrek hasarı ve felç gibi ciddi sağlık komplikasyonlarına yol açıyor. Amerikalıların neredeyse yarısının yüksek tansiyonla yaşadığı ve üçte birinin dirençli hipertansiyonla karşı karşıya olduğu düşünüldüğünde, bu araştırma umut verici ve erişilebilir bir çözüm sunuyor.
Çalışmanın 50 ila 75 yaş arasındaki katılımcıları, tat alma duyularının daha düşük sodyumlu bir diyete hızlı bir şekilde adapte olabileceğini gösterdi. Uyum süreci lezzetsizlik algısına yol açsa da, tat tomurcukları genellikle birkaç hafta içinde alışıyor.
Düşük sodyumlu diyet tavsiye ediliyor
Denver’daki National Jewish Health’te Kardiyovasküler Önleme ve Sağlık Direktörü olan Dr. Andrew Freeman, günlük gıdalardaki gizli tuz kaynaklarına karşı dikkatli olmanın önemini vurguladı. Freeman, “Günümüzde çoğu insan çok fazla tuz tüketiyor çünkü yediğimiz neredeyse her şeyin içine tuz ekleniyor,” dedi. “Birkaç dilim ekmek 400 ya da 500 miligram tuz içerebilir; bir turşuda tüm gün yetecek kadar tuz vardır; bir kase çorbada ise birkaç günlük tuz bulunabilir.”
Çalışma, tuz alımını etkili bir şekilde yönetmek için ödüllü DASH diyeti (Hipertansiyonu Durdurmak için Diyet Yaklaşımları) gibi yöntemler öneren uzmanlarla birlikte daha düşük sodyumlu bir diyete geçişi teşvik ediyor. Seçilen yaklaşım ne olursa olsun, fikir birliği net: Ev yapımı, işlenmemiş yemekler hazırlamak için bilinçli bir çaba, bireylerin sodyum seviyelerini etkili bir şekilde izlemelerine ve kontrol etmelerine olanak tanır.
Yüksek tansiyonun yaygın bir sağlık sorunu olduğu bir dünyada, bu araştırma basit ama etkili bir çözüm sunuyor ve potansiyel olarak tansiyon yönetimi yaklaşımlarında devrim yaratıyor.