Safra kesesikaraciğerin alt yüzeyinde yerleşmiş, yaklaşık 50- 60 ml hacmi olan bir organdır ve temel işlevi safranın depolanmasını ve konsantre edilmesini sağlamaktır. Karaciğerde üretilen safra, safra kesesine gelir ve yemek sonrası bilhassa yağlı besinlerin sindirimi maksadıyla bağırsağa dökülür.Safra kesesi taşları 35 yaşından sonra ve bayanlarda daha sık görülür.
30-35 yaşlarından sonra ortaya çıkansafrakesesi taşı nedeniyle hastaneye yapılan müracaatların yaklaşık %25’i kanal tıkanmasına bağlı iltihaplar nedeniyledir. Safra taşları birden fazla kolesterol içeriklidir.Safra kesesinde birden yüzlerle tabir edilen sayılara ulaşan taşlar mevcuttur.Sarışın bayanlarda, şişmanlarda, çok süratli kilo verenlerde, uzun müddet damar yolundan beslenenlerde, midesinin bir kısmı ameliyatla çıkarılmış olanlardasafrataşı sık görülür. Safra kesesikanseri nedeniyle ameliyat olanların yüzde 70’inde taşa rastlanır, bu nedenle “Porselen ya da kalsifiye taş oluşansafrakeselerinde şikayet olmasa bile ameliyat önerilir”
Hastalığın kalıtsal tarafı da vardır.Safra taşları;kesenin kanalını tıkayarak içeriğinin boşalamamasına, böylelikle kolesistit adını verdiğimiz iltihaplanmaya yol açabilir. Taşlar anasafrakanalını tıkayarak safranın kana karışması yani tıkanma sarılığına, pankreas kanalını tıkayarak pankreas bezi iltihabına (pankareatite) neden olabilir. Safra taşı olan hastaları %65-70’inde rastgele bir şikayet yoktur.Safra kesesihastalığına bağlı hastane müracaatlarının yüzde 20’si, ani gelişen taşın kanalı tıkaması sonucu oluşan kese iltihabı yani ‘akut kolesistit’tir. Bu hastaların yüzde 10’unda sarılık, kolanjit (dış safra yolları iltihabı), pankreatit üzere ağır komplikasyonlar görülür.”
Tanı Ve Tedavi
Günümüzdesafrakesesi hastalığı tanısı konulmasında en yaygın kullanılan formül ultrasonografi. Oral yolla verilen safra çamurunu azaltan kimi ilaçlar olumlu sonuçlar verebilir hastaların taşlar tekrar oluşur.
Safrakesesi taşına bağlı şikayeti olan hastalarda altın standart laparoskopik kolesistektomidir. Bu formülle gerçekleştirilen operasyonun özelliği; açık kolesistektomiye nazaran çok daha az ağrılı olması,hastanın sosyal hayatına çok daha erken dönmesi ve kısa hastanede kalıştır ( 1 gece). Safra kesesinin tümü alınır, böylelikle hastalık nüksü, yine taş oluşumu, kanser ve komplikasyon gelişimi mümkünlüğü ortadan kaldırılmış olur. Safra kesesinin olmaması insanlarda önemli hiçbir meseleye yol açmaz.Safra Kesesi Taşı Hastalığı
Safra kesesikaraciğerin alt yüzeyinde yerleşmiş, yaklaşık 50- 60 ml hacmi olan bir organdır ve temel işlevi safranın depolanmasını ve konsantre edilmesini sağlamaktır. Karaciğerde üretilen safra, safra kesesine gelir ve yemek sonrası bilhassa yağlı besinlerin sindirimi maksadıyla bağırsağa dökülür.Safra kesesi taşları 35 yaşından sonra ve bayanlarda daha sık görülür.
30-35 yaşlarından sonra ortaya çıkansafrakesesi taşı nedeniyle hastaneye yapılan müracaatların yaklaşık %25’i kanal tıkanmasına bağlı iltihaplar nedeniyledir. Safra taşları birçok kolesterol içeriklidir.Safra kesesinde birden yüzlerle söz edilen sayılara ulaşan taşlar mevcuttur.Sarışın bayanlarda, şişmanlarda, çok süratli kilo verenlerde, uzun mühlet damar yolundan beslenenlerde, midesinin bir kısmı ameliyatla çıkarılmış olanlardasafrataşı sık görülür. Safra kesesikanseri nedeniyle ameliyat olanların yüzde 70’inde taşa rastlanır, bu nedenle “Porselen ya da kalsifiye taş oluşansafrakeselerinde şikayet olmasa bile ameliyat önerilir”
Hastalığın kalıtsal tarafı da vardır.Safra taşları;kesenin kanalını tıkayarak içeriğinin boşalamamasına, böylelikle kolesistit adını verdiğimiz iltihaplanmaya yol açabilir. Taşlar anasafrakanalını tıkayarak safranın kana karışması yani tıkanma sarılığına, pankreas kanalını tıkayarak pankreas bezi iltihabına (pankareatite) neden olabilir. Safra taşı olan hastaları %65-70’inde rastgele bir şikayet yoktur.Safra kesesihastalığına bağlı hastane müracaatlarının yüzde 20’si, ani gelişen taşın kanalı tıkaması sonucu oluşan kese iltihabı yani ‘akut kolesistit’tir. Bu hastaların yüzde 10’unda sarılık, kolanjit (dış safra yolları iltihabı), pankreatit üzere ağır komplikasyonlar görülür.”
Tanı Ve Tedavi
Günümüzdesafrakesesi hastalığı tanısı konulmasında en yaygın kullanılan sistem ultrasonografi. Oral yolla verilen safra çamurunu azaltan kimi ilaçlar olumlu sonuçlar verebilir hastaların taşlar tekrar oluşur.
Safrakesesi taşına bağlı şikayeti olan hastalarda altın standart laparoskopik kolesistektomidir. Bu yolla gerçekleştirilen operasyonun özelliği; açık kolesistektomiye nazaran çok daha az ağrılı olması,hastanın sosyal hayatına çok daha erken dönmesi ve kısa hastanede kalıştır ( 1 gece). Safra kesesinin tümü alınır, böylelikle hastalık nüksü, yine taş oluşumu, kanser ve komplikasyon gelişimi mümkünlüğü ortadan kaldırılmış olur. Safra kesesinin olmaması insanlarda önemli hiçbir sıkıntıya yol açmaz.
