Şeker hastalığı bugün birçok bireyin yanlış bilgi sahibi olduğu bir hastalıktır. Şeker hastalığı halk ortasında bilinen algı ile çok şeker ya da şekerli besin tüketildiği vakit oluşan bir hastalık değildir. Diyabet hastalığının oluşum nedeni insülin hormonu ile bağlantılıdır. Bu hormonun gereğince üretilmemesi ya da periferik aktifliğinin azalması sonucu diyabet gözlenmektedir. Bu da kan şekerinin yükselmesine neden olmaktadır. Günümüz bilgilerini ele aldığımızda her on şahıstan birinin şeker hastalığı ile karşılaştığını gözlemliyoruz. Birtakım insanların da farkında olmadan diyabetik oldukları bilinmektedir.
Şeker Hastalığı Tipleri Nelerdir?
Diyabet Tip 1 ve Tip 2 olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Tip 1 Şeker Hastalığı (Diyabet): Bu hastalık ekseriyetle çocuklarda ve genç bireylerde görülmektedir. İnsülinin pankreas üzerinde az üretilmesi ya da hiç üretilmemesi üzerine oluşan bir sıkıntıdır. Pankreasta insülin üretimi gerçekleştiren beta hücreler hasar gördüğünde tip 1 diyabet hastalığı yaşanmaktadır.
Tip 2 Şeker Hastalığı: Bu şeker hastalığı tipinde pankreasın insülin üretim düzeyinin azalması ile birlikte pankreastan salgılanan insülinine periferik direnç gelişmesi baş etken olarak görülmektedir.
Şeker Hastalığı Riski ve Şeker Hastalığı Belirtileri
Diyabet genellikle genetik kökeni olan bir hastalıktır. Toplumun %25 ‘i risk altındadır. Terleme, baygınlık hissi, zayıflama, sık idrara çıkma, gece idrara uyanma, ağız kuruluğu üzere şikayetlerle karşımıza çıkar. Ekseriyetle tertipli spor yapmayan, istikrarsız beslenen kilolu insanlarda ortaya çıkmaktadır.
Tipik şeker hastalığı belirtileri içerisinde çok sık su içmek, çok sık tuvalete çıkmak, bedende hissedilen bir yorgunluk hali, baş dönmesi, kilo kaybı ve kaşıntı da bulunmaktadır.
Şeker Hastalığı Tedavisi
Şeker hastalığı tedavisi multifaktöriyal bir yaklaşım gerektirir. Sağlıklı beslenme, nizamlı spor ve bedenin gereksinimine yönelik bir medikal tedavi, tedavinin en kıymetli basamağını oluşturur. Her şeker hastası birebir diyeti ya da birebir spor programını uygulamamalıdır. Zira her bireyin kanındaki yağ oranı ve insülin üretim düzey farklıdır. Gerekli şeker testi ve ölçümlemeler yapıldıktan sonra tedaviye en gerçek halde başlanacaktır. Şeker hastaları kesinlikle endokrin uzmanının denetiminde olmalıdır. Obez beşerler da ve yüksek doz insüline karşın şekeri yüksek seyreden hastalarda cerrahi yaklaşım diyabeti denetim altına almaktadır. Şeker (Diyabet) hastalığı için gerek tüp mide ameliyatları gerek gastrik bypass gerekse biliyopankreatik diversiyonlar âlâ sonuçlar vermektedir. Hastaya hangi ameliyatın uygun olduğu metabolik cerrahlarca değerlendirilmelidir.
Hamilelik Şekeri – Gebelerde Şeker
Gebe olmadan evvel kâfi insülin salgılayabilen pankreas hücreleri gebeliğin ilerleyen süreçlerinde kâfi insülin salgılayamaz. Buna istinaden bireylerin daha evvel şeker hastalığı belirtisi olmadığı halde hamilelik boyunca kan şekeri yükselme gösterebilir. Yaşanan bu durum ‘Gestasyonel Diyabet’ olarak isimlendirilir ve ekseriyetle hamilelik sonrasında düzelir.
